Fas Gezi Notları

Fas Türkiye’ye çok benziyor. Öncelikle kuzey Afrika’da petrol, doğalgaz gibi kaynakları olmayan bir ülke. Aynen bizim gibi, yaşamak için üretmek zorundalar. Bizle benzer tarihsel süreçlerden geçmişler. Onlarda da yüzlerce yıllık bir krallık geleneği var. Türkiye ve Türkler’e karşı özel bir ilgiye sahipler.

Marakeş’de su satıcıları

Ancak Fas’da Fransız ve İspanyol kültürünün derin izleri olmasına rağmen Osmanlı’nın hakimiyeti altına girmedikleri için gurur duyuyorlar. Türkiye gibi Fas’da Afrika ve Avrupa arasında bir bağlantı konumunda.

Kral 2. Hasan Camisi

Fas dünyanın en uzun soluklu krallıklarından biri. Faslılar krallarını çok seviyorlar. Şu anda V.Mohammed’in torunu ve II.Hasan’ın Oğlu olan Kral VI.Mohammed ülkenin yönetiminde. Fas parlementer monarşi rejimiyle yönetiliyor. Başkent Rabat ancak ekonomik başkenti Kazablanka. Fez kentide tarihte bir süre başkentlik yapmış. Fas’ın 36 milyonluk nüfusu var. Tüm kuzey Afrika ülkeleri gibi maliki mezhebine mensuplar. Ülkede az sayıda hristiyan ve musevi bulunuyor. Nüfusu demografik olarak 4’e ayrılıyor. Araplar, Araplaşan Berberiler, Berberiler ve orta Afrika kökenli Gnawa’lar. Resmi dil Arapça ve Berberice ancak halk Fransızca’yı çok iyi konuşuyor ve anlıyor. Ülkenin kuzeyinde bilhassa Tanca ve çevresinde ise İspanyolca tercih ediliyor.

Atlas dağlarında çay molası, naneli Fas çayı

Nous Nous Fas’da sevilen bir kahve. Espressoya espresso kadar süt eklenerek yapılıyor. Ancak dikkat edin bağımlılık yapabilir. Naneli çay ise Fas’a has demliklerde içine bolca nane yaprağı yeşilçay ve şeker eklenerek hazırlanıyor. Faslılar çayı çok şekerli seviyorlar. Çay servisini ortamdaki en yaşlı yada en saygı duyulan kişi yapıyor. Misafirler önemliyse çay dökülürken köpürtülerek servis ediliyor. Maalesef siyah çayı pek içmiyorlar.

Atlas dağlarında Faslı çocuklarla

Fas denince aklımıza 1942 yapımı Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman’ın rol aldığı Kazablanka filmi geliyor. Bu arada Kasa-blanca İspanyolca’ da beyaz ev demek. Şehirdeki cumbalı beyaz evlerden dolayı İspanyollar şehre bu ismi vermiş.

Chez Ali Geleneksel Fas Gecesi Gösterisi

Ourzazate dünyaca ünlü bir film stüdyosu bölgesi. Devasa film platoları var. Ouarzazate hem dağlık, hem çöl, hem de vahalar olduğu için Afrika, Ortadoğu ve Asya filmleri için ideal bir mekan. Ucuz işgücü, Avrupa ve Amerika’ya yakınlığı, vergi ve gümrük kolaylıkları birçok yapımcıyı Fas’a çekmiş. Çölde Çay, Çağrı, Prens of Persia, konusu Tibet’ de geçen Kundun filmi, Gladyatör, Kleopatra, Cennetin Karallığı, Physician, Asterix, Kara şahin düştü, Mumya, Babil gibi filmler burda çekilmiş. Games of Thrones’un bazı bölümleride burda bulunan Hadou köyünde çekilmiş.

Marakeş çarşısı

Fas’da bulunan beyaz taksilerin büyük çoğunluğu 1970-80 model mercedes. Bunlar hem şehirde hem havalimanında çalışıyorlar. Kırmızı ve mavi renkli taksilere petite taksi diyorlar. Bunlar şehir içinde çalışıyorlar. Petite taksiler araçta bir yolcu varken başka müşterileri de alabiliyorlar. Ancak Fas’da taksilere binmeden önce pazarlık yapıp öyle biniyorsunuz.

Fas usulü kuzu tandır

Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz sözü Fas için geçerli değil :). Ülkede köşe bucak Salyangoz satılıyor ve Faslılar bu yemeği bolca tüketiyorlar. Fas’ın tajin ve kuskus adlı çömlekte yapılan yemekleri çok meşhur. Harira isimli lezzetli çorbaları ve brave heart adlı güzel tatlıları var. Fas mutfağı gurme turu yapılacak kadar zengin. Rabat gibi bazı yerlerde cuma namazından sonra tajin ve kuskus yemeğe gidiyorlar. Ardından naneli fas çayı içiliyor.

Kuskus

Fas’da Türk dizileri ilgiyle izleniyor. Kurtlar Vadisi, Aşkı Memnu, Muhteşem Yüzyıl vb. Türk dizilerinin etkisiyle evden gidenin ardından su dökme vb. Türk adetlerini uygulayan faslılar varmış. 🙂 Fas’da Kurtlar vadisi’nin Polat Alemdar ve Memati’si, Aşkı Memnu’nun Behlül’ü ve Muhteşem Yüzyıl’ın Hürrem Sultan’ı epey meşhur olmuşlar.

Rabat’da Kraliyet Muhaffızları

1766 yılında Amerika Birleşik Devletleri bağımsızlığını ilan etmiş. Amerika’yı ilk tanıyan ülke 1789 yılında Fas olmuş.

Fez medinasında bir dükkan

Fas’da balıkçılık halen geleneksel yöntemlerle yapılıyor. Balıkçılar için hem bölgesel, hem de balık tutma miktarı limitleri olmasına rağmen Fas dünyanın en büyük sardalye balığı üreticisi.

Fez Çarşı Gnawa müziği yapan çalgıcılar

Dünyanın günümüze kadar kesintisiz eğitim veren en eski üniversitesi Fas’da bulunuyor. Fez’de bulunan Karaviyyin Üniversitesi 1000 yılı aşkın süredir kesintisiz eğitim veriyor. Tunuslu ilim sever Fatima El-Fihri tarafından 859 yılında yaptırılan üniversite günümüzde Fez medinasında ziyaret edilebilir. Cami ve medrese Unesco dünya mirası listesinde yer almaktadır.

Fas’ın en renkli turistik meydanı şüphesiz Marakeş’de bulunan Jemaa El Fna meydanı. Yani kıyamet meydanı. Bu meydan UNESCO tarafından dünya kültürel mirası listesine alınmış tek şehir meydanı. Ortaçağdan kalmış bir meydan görünümünde. Hem gündüzleri, hem de geceleri inanılmaz renkli ve hareketli. Meydanda hikaye anlatıcıları, kınacılar, müzisyenler, geleneksel dansçılar, yılan oynatıcıları, maymuncular, kumarbazlar, büyücüler, kebapcılar, tatlıcılar, manavlar, lokumcular. Birde ilginç şapkaları ve bakır bardakları ile sucular. Tüm bu satıcılar fotoğraflarını çektiğiniz zaman eğer görürlerse yanınıza gelip bahşişlerini mutlaka istiyorlar.

Jemaa El Fena meydanı gece görünümü

Sahra çölü dünyanın en büyük 3.çölü. Afrika kıtasının %31 ini kaplıyor. Büyüklüğü dokuz milyon kilometrekare. Haritadaki büyüklüğü Çin ve Amerika toprakları kadar. Fas’ın da içinde bulunduğu 10 ülke topraklarını içine alıyor. Fas’da bulunan Atlas dağlarının güney doğusu Sahra çölü. Sahra çölünde gündüz sıcaklık 60 dereceye yükselebiliyor. Geceyse ısı -10 dereceye kadar düşebiliyor. Çölün bazı bölgelerindeki yeraltı sularının yüzeye çıkmasıyla yer yer vahalar oluşuyor.

Fas’da çöl develeri

Ressam Jacques Majorel Fas’a yerleşir ancak ciğerlerinden rahatsızdır. Marakeş’in kuru çöl havası sebebiyle 1923 yılında aldığı arazide bir bahçe oluşturup ortamı nemlendirmek amacıyla farklı ülkelerden getirdiği bitkileri Berberi mavisiyle boyadığı bahçede yetiştirmeye başlar. 1963 yılında Fransa’da vefat eder. 1980 li yıllarda Yves Saint Lauren bahçeyi keşfeder ve satın alır. Bahçenin içine yaşayacağı bir villa yaptırır. Ressam Jacques Majorel kendi bahçesi için tüm hayatım boyunca yaptığım en güzel tablom demiştir.

Majorel Bahçeleri

Argan veya argan yağı dendiği zaman aklıma dallarında keçiler gezen argan ağaçları geliyor. Sadece Fas’ın güneybatısında yetişen bademe benzeyen argan tohumları o kadar lezzetli ki keçiler bunlara erişebilmek için ağacın dallarına çıkıyor. Argan yağı A, E vitaminleri, omega 6 yağ asitleri açısından çok zengin. Cildi nemlendirip saçları güçlendiriyor yara ve kesikleri hızlıca iyileştiriyor. Yemeklerde kullanılınca faydaları saymakla bitmiyor.

Argan Ağacında keçiler

Fas turistleri her yönüyle büyüleyen bir destinasyon. Bu ülkeyi bir kez ziyaret ederseniz eminim tekrar tekrar görmek isteyeceksiniz.

1 Comments Kendi yorumunu ekle

  1. Gezilecek Yerler dedi ki:

    Hocam çok kaliteli ve eğlenceli bir yazı olmuş tebrik ederim 🙂

Yorum bırakın